DUYGU KARAHANOĞLU » Dr Cengiz Sandıklı » Anadolu Basın Yayın Birliği Genel Başkanlığı

ANASAYFA » yazarlar » DUYGU KARAHANOĞLU

ÇARESİZLİK BÖYLE BİRŞEY OLSA GEREK

Kadın hukuksuzluğuna kırsal bölgelerde daha çok rastlıyoruz. Son yıllarda Maçka\'da artan tecavüz olaylarının altında yatan nedir?

Sosyal güvencesi olmayan bir çok kadın gerek babası gerek amcası gerekse komşusu tarafından tecavüze uğramaktadır. Bu kadınların çoğunun yaşı 18\'in altında olması daha da düşündürücüdür.

Toplumun değer yargılarından dolayı tecavüze uğrayan bir çok kadın şikayetçi dahi olamıyor. Nedeni oldukça açık. Aile ve toplum baskısı.

Son yaşanan olay, herkesin aklını başına toplama zamanın geldiğini bize gösterdi. Bir yıl önce tecavüze uğrayan mağdur kadın, zanlının 3 ay hapis yatıp çıkması bardağı taşırdı.

Genç kadın olay günü adamı karşısında görünce, düşünmeden silaha sarıldı. Ölmesi için tetiği çekti. Ancak adam, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı.

Olayların bu denli cereyan etmesi, hoş olmadığı kadar çirkindir. Suçlu suçunu çekene kadar hapiste kalmalıdır. Tecavüze uğrayan kadın, kendi yöntemiyle cezasını vermek istedi.

Ancak onu da başaramadı. Elini genç yaşta kana bulayarak, demir parmaklıkların arkasına gitti.

İlçenin bir başka köyünde yine bir tecavüz olayı daha! Bu sefer sahneye çıkan baba. Öz kızına defalarca tecavüz eder. Genç kız, annesine olayı anlatmasına anlatır da, anne de bir şey yapamaz. Çünkü baba, anneyi döverek dışarı atıp, kızına tecavüz eder.

On yedi yaşındaki kız, yaşadıklarını göz yaşları içerisinde anlatırken, yürekler dayanmadı. Genç kız, lavaboda saatlerce ağladı. Dışarıya çıktığında yüzünde ki hüzün, gözlerindeki canlılığı yok etmişti.

Anne bir kızına, bir de kendi durumuna baktı. Diyeceği çok şey vardı. Ama dudakları dönmedi. Daha doğrusu dönemedi. Kızının düştüğü ruhsal durumu anlayan tek oydu. Ama elinden bir şey gelmedi.

Sadece seyretmekle yetindi. Küçük kızı da aynı durumdaydı. O da ablası gibi babası tarafından tecavüze uğramış, ama kabullenemiyordu. Kendine bile itiraf etmedi.

Annesine bağırıyor, tepki gösteriyordu. Ablasının aksine hırçın bir o kadar kızgındı. \"ben öyle şeyleri bilmem\" deyip, bağırıyordu.

Zavallı anne! İki kızının durumuna üzülüyor ancak yardım edemiyordu. Eli, kolu, dili her şeyi bağlanmıştı sanki.Çaresizlik böyle bir şey olsa gerek ...

Maçka\'nın bir başka köyünde yine karşımıza kadın hukuksuzluğu çıkıyor. Bu sefer baba on dokuz yaşındaki kızını para karşılığı fuhuşa itiyor. Sayısız erkeklere kızını pazarlıyor.

Bu nasıl bir baba… Bu nasıl bir vicdan… bu nasıl bir ahlak… bu nasıl bir zihniyet… hangi çağda yaşıyoruz? Gelişen teknolojide benim ilçemde yerini almalı. Kadın hukuksuzluğunun yaşandığı ilçe olmamalı.

Her gün tecavüz olaylarıyla gündeme gelmesini istemiyoruz. Kırsalda kadın olmak bir suç değildir. Suç gibi gösterenlere yazıklar olsun. Herkes elini vicdanına koyup düşünsün.

Bu konuda her kime görev düşüyorsa, yerine getirmek zorunda olduğunu unutmasın. Makamlar, gelip geçicidir. Kalıcı olan hizmettir.

04.03.2010
FATMA KARAHASANOĞLU