ANASAYFA » yazarlar » SALİH ERGÜL GENEL BAŞKAN
    GENÇLERİMİZİN DOYUMSUZLUĞU
    SALİH ERGÜL-GENÇLERİMİZ

    GENÇLERİMİZİN DOYUMSUZLUĞU

    Çağımız, maalesef aşırı maddecilik ve imkânların şımarttığı taşkınlıklar çağı hâline getirilmiştir. Bu taşkınlıklara kapılan gençlerimiz çürümeye yüz tutmuşlardır.

    Tercihlerini Allah’ın ölçülerini dikkate almadan yapanlar süratle helâke sürüklenmektedirler. Çünkü böyleleri her türlü kötü alışkanlıkların ve yabancı kültürlerin tahakkümüyle karşı karşıya kalmaktadırlar.

    Günümüzün gençliğinde her türlü nimetle doyuma ulaşma isteği ağır basmaktadır. Eskiden “tatmin” denirdi, şimdi “doyum” deniyor;

    Ama doyan yok, kanan yok, herkes herşeye aç... Her türlü taşkınlıkların, ahlâksızlıkların, kötülüklerin ve haramların işlendiği yerlerde gençler doyuma ulaştıklarını zannediyorlar.

    Halbuki haramlarda veya nefsanî arzuların kamçılandığı duygularda doyuma ulaşmak mümkün değildir.

    Tatmin veya doyum denilen ruhi olay, maddî zevklerle değil, mânevî duygularla giderilir.

    Mânevî duyguyu herkese yalnız, Allah ve âhiret inancı verir. Kısaca buna imanın esasları denir. İmanın icablarını gençlik döneminde yerine getirmenin hazzı anlatılamaz, ancak yaşanır.

    Kur’ân-ı Kerîm’de gençliklerinde imanlarının lezzetine erenlerden örnekler verilir. Bunlardan bir kaçını sayacak olursak;

     Hz. Yusuf aleyhisselâmın nefsine “dur” diyebilmesine;

          Ashab-ı Kehf olarak bilinen gençlerin kendi inandıkları gibi yaşama uğruna ülkelerini terk edip bir mağarada kalmayı göze almalarına;

    Hz.Musa aleyhisselâmın gençliğindeki iffetli ve namuslu yaşantısına ;

    Hz. İbrahim aleyhisselâmın gençlik dönemindeki zamanında puta tapan kavmiyle tek başına mücadelesine;

    Ahlâksızlığın ayyuka çıktığı bir ortamda Hz. Peygamber (SAV) Efendimiz’in son derece temiz ve nezih bir gençlik dönemi geçirmesine... Allah ve âhiret inancının insana kazandırdığı iman hazzının örnekleridir.

    Bunlara Peygamberimiz Efendimiz’in kıyamet gününde hiçbir gölgenin olmadığı orada arşın gölgesinde gölgelenmek ayrıcalığına erişenlerden birinin de “Rabbi’ne ibâdet ederek yetişen ve nefsine sırf Allah’ın azabından korktuğu için uymayan” gençleri de ilâve edersek gençliğin önemi netlenmiş olur.

    Günümüzün gençlerine bu numuneleri dikkate alarak gençliklerini değerlendirmelerini tavsiye ederim…

    Saygılarımla.